Yazar "Ata, Feridun" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ermeni tehciri yargılamalarında gözden kaçırılanlar (1919-1920)(2011) Ata, Feridun?tilâf Devletleri, I. Dünya Savası sırasında düsmanla isbirliği yapan Ermenileri savas alanı dısında bir bölgeye sevk etmesi sebebiyle Osmanlı Devleti’ni elestirmis ve bu konuda sorumluluğu olanların cezalandırılmasını talep etmistir. Mondros Mütarekesi sonrası ?stanbul’u isgal ettikleri zaman bu konudaki baskıları daha da artmıs, cezalandırma eyleminin acele olarak uygulanması istemisledir. Osmanlı Devleti bu baskılar karsısında daha fazla dayanamamıs, uygun bir barıs yapabilmek düsüncesiyle, Ermenilerin tehcirini gerçeklestiren ?ttihat ve Terakki yöneticilerini olağanüstü bir mahkeme olan Divan-ı Harbi Örfî mahkemesinde yargılanmalarını sağlamıstır. Ancak burada görev yapan mahkeme heyeti, herhangi bir suç unsurunun olup olmadığına bakmak yerine ?tilâf devletlerinin ve ?ttihatçı karsıtlarının isteği doğrultusunda çalısmıstır. Siyasi bir intikam aracı olarak çalıstığı için de bu mahkemelerden verilen kararlar kamu vicdanını son derece rahatsız etmistir. Özellikle Damat Ferit Pasa’nın sadrazam olduğu dönemlerde yapılan yargılamalar, hiçbir hukuk kuralına uyulmadığı için çok ciddi tepkilere yol açmıstır. Bu mahkemede farklı kisiler de görev yapmıs olmakla birlikte, mahkemenin üye ve baskanlıklarında bulunmus olan Süleymaniyeli Mustafa Pasa, zalimane uygulamaları sebebiyle “Nemrut Mustafa” olarak anılmıstır. Bu çalısmada, ?ttihatçıların yargılanma sürecinde veya ceza verilmelerinden sonra, sanıkların suçsuzluğuna delâlet eden bazı örneklere yer vermek suretiyle, yargılamalarla ilgili eksik bilgiden kaynaklanan yanlıs düsüncelerin giderilmesi amaçlanmıstır.Öğe I. Dünya Savaşı İçinde Bozkır'a Yapılan Sürgünler(2007) Ata, FeridunOsmanlı Devleti I. Dünya Savaşı’na girince, daha evvelden farklı amaçlarla Osmanlı ülkesine gelip burada yaşamakta olan İtilâf devletlerinin vatandaşları, devlet için önemli bir problem olmuştur. Çünkü savaşın çıkmasıyla beraber İngiliz, Rus, Fransız ve İtalyan vatandaşları artık Osmanlı Devleti için “muhasım devlet” tebaası yani düşman devlet vatandaşı durumuna düşmüştür. Zaten sözkonusu ülkelerin vatandaşları, bu dönemdeki faaliyetleri ile artık Osmanlı devleti için tehlike arz etmeye başlamışlar; kendi ülkelerinin çıkarları için casusluk yapmaya, maddî veya lojistik destek sağlamaya çalışmışlardı. Osmanlı Devleti böyle bir risk altında kalmamak için, sözkonusu ülke vatandaşlarından bir kısmını ve onlarla işbirliği yapan veya böyle bir ihtimal bulunan kişileri iç bölgelere sürmüş ve savaşın sonlarına kadar buralarda mecburi ikamete tâbi tutmuştur. Bu yerlerden birisi de, Konya’nın Bozkır kazasıdır. Bu çalışmada, Bozkır’a yapılan sürgünler ve bu çerçevedeki gelişmeler ele alınmıştır.Öğe (Nemrut) Mustafa Paşa Di?van-i Harbi?’nde Yargılanarak I?dam Edi?len Bi?r Kuva-yi Mi?lli?yeci?: Dramalı Rıza Bey ve Mi?llî Mücadele’deki? Hi?zmetleri?(Selçuk Üniversitesi, 2003) Akandere, Osman; Ata, FeridunDramalı Rıza Bey, Sadrazam Damat Ferit Paşaya suikast teşebbüsünde bulunmak suçuyla yargılanmış ve 12 Haziran 1920’de asılarak idam edilmiştir. Kendisi bir komitacı ve “Teşkilât-ı Mahsusa” elemanıdır. Milli Mücadelenin başlarında ise bir Kuva-yı Milliyeci olarak ülkesi ve milleti için mücadele eden değerli bir şahsiyettir. Millî direniş ve teşkilâtlanmanın ilk öncülerinden olmuştur. Onu cephelerde bir müfreze kumandanı olarak görmekteyiz. Birinci Anzavur İsyanı’nda ise isyanın bastırılmasında önemli rol oynayan bir “Takip Müfrezesi” kumandanıdır. Millî kuvvetlerin ihtiyacı olan silah ve cephanenin temini için Akbaş Cephaneliği’nin basılmasında başrol oynamıştır. Damat Ferit Paşayı öldürme planının tetikçiliğini de yine o üstlenmiştir. Oldukça kısa sayılabilecek ömrü hep fırtınalı ve dağdağalı olarak geçmiş, ülkesi ve milleti için mücadele etmiş ve bu uğurda ölmüştür.