Yazar "Düzyol, Selma" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Cevher hazırlamada ıslanabilirliğe dayanan işlemlerde hidrofobisite ve yüzey geriliminin etkisi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009) Düzyol, Selma; Özkan, AlperBu tez çalışmasında, cevher hazırlamada ıslanabilirliğe dayanan işlemlerden makaslama flokülasyonu, yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonu üzerine hidrofobisite ve yüzey geriliminin etkisi selestit, manyezit ve dolomit mineralleri kullanılarak araştırılmıştır. Minerallerin makaslama flokülasyonu, yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonu davranışlarının temas açısı ve yüzey gerilimi ile değişimleri farklı sodyum oleat konsantrasyonlarının varlığında çeşitli metil alkol-su çözeltilerinde çalışılmıştır. Minerallerin kritik ıslanma yüzey gerilimi ( ? c) değerleri, yüzey aktif madde konsantrasyonunun bir fonksiyonu olarak temas açısı ölçüm yöntemi ve makaslama flokülasyonu yöntemleri ile belirlenmiştir. Ayrıca minerallerin yağ aglomerasyonu için kritik çözelti yüzey gerilimi (?c-a) değerleri, yağ aglomerasyonu testlerinden elde edilmiştir. Diğer taraftan, sıvı-sıvı ekstraksiyonu işleminde kritik bir çözelti yüzey geriliminin varlığı bulunmuş ve bu değer ?sıvı-sıvı ekstraksiyonu için kritik çözelti yüzey gerilimi (?c-e)? olarak tanımlanmıştır. Buna ilaveten, minerallerin yağ aglomerasyonu kazanımları yağ-su ara yüzey geriliminin (?YS) azalmasıyla azalmış ve yağ aglomerasyonu işlemi kritik bir ?YS değerinin altında gerçekleşmemiş olup, bu değer ?c-a2 olarak tanımlanmıştır. Deneysel sonuçlar, minerallerin makaslama flokülasyonu, yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonunun tane hidrofobisitesi ile yakından ilişkili olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, makaslama flokülasyonu ve yağ aglomerasyonu sodyum oleat adsorpsiyonuna bağlı olarak yüzey şarjının artmasıyla, DLVO teorisinin aksine, azalmamıştır. Diğer taraftan, makaslama flokülasyonu, yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonu, azalan yüzey gerilimiyle birlikte temas açısındaki azalmaya bağlı olarak azalmış ve yüzey geriliminin belirli bir değerinin altında gerçekleşmemiş olup, bu kritik değerler sırasıyla ?c, ?c-a ve ?c-e değerlerine karşılık gelmektedir. ?c, ?c-a ve ?c-e değerleri arasındaki ilişkiler araştırılmış ve ?c-a ve ?c-e değerlerinin aslında aynı, ancak ?c değerlerinden biraz daha yüksek olduğu bulunmuştur. Yani, minerallerin yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonu işlemleri yeterince düşük bir ıslanabilirliğe ulaşıldıktan sonra mümkün olmaktadır. Çözelti yüzey geriliminin kontrolü ile selestit-manyezit ve dolomit-selestit karışımlarının, makaslama flokülasyonu, yağ aglomerasyonu ve sıvı-sıvı ekstraksiyonu yöntemleri ile seçimli ayırımı araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar, çözelti yüzey geriliminin kontrolü ile minerallerin ayrılmasının mümkün olduğunu göstermiştir ve bu teknikler sırasıyla ?gama makaslama flokülasyonu?, ?gama yağ aglomerasyonu? ve gama sıvı-sıvı ekstraksiyonu? olarak isimlendirilmiştir.Öğe Evaluation of critical parameters for wettability-based processes in mineral processing(2015) Özkan, Alper; Düzyol, SelmaThis paper presents an evaluation of critical parameters for wettability-based processes such as flotation, shear flocculation, oil agglomeration and liquid–liquid extraction in mineral processing. ‘The critical surface tension of wetting (?c)’ value of minerals has crucial importance in these processes. Also, ‘the critical solution surface tension for oil agglomeration (?c-a)’ and ‘the critical solution surface tension for liquid?liquid extraction (?c-e)’ parameters, which are slightly higher than the ?c value of the mineral, exist for achieving the oil agglomeration and liquid?liquid extraction techniques. In the case of three-phase systems composed of solid, liquid/medium and oil such as oil agglomeration and liquid?liquid extraction techniques, there is a second critical parameter based on the oil?liquid interfacial tension (?OL) which are ‘the critical oil?liquid interfacial tension for oil agglomeration, ?c?OL?a’ and ‘the critical oil?liquid interfacial tension for liquid?liquid extraction, ?c?OL?e’, respectively.Öğe Kaya tuzuna ait mekanik parametrelerin belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2004-08-05) Düzyol, Selma; Özkan, İhsanDoğal gazın yeraltı mühendislik yapılarında depolanmasındaki ana yararlar; sıcaklık, yangın, patlama, titreşim, gürültü, endüstriyel kaza gibi olaylara ve özellikle depreme karşı güvenli olmasıdır. Tuz doruları ve kaim tuz yatakları gibi jeolojik kaya tuzu oluşumlarının, doğal gaz için çok uygun depolama ortamları olduğu araştırmacılar ve uygulayıcı mühendisler tarafından ifade edilmektedir. Bundan dolayı bir çok ülkede doğal gaz depolaması için tuz çözelti açıklıkları seçilmiştir. Türkiye'de önemli bir doğal gaz kullanımı ve kaya tuz oluşumları (Çankırı, Nevşehir ve Tuz Gölü gibi) olmasına rağmen, henüz mevcut bir doğal gaz depolama projesi veya uygulaması yoktur. Bu Yüksek Lisans tez çalışmasında, Çankırı kaya tuzunun bazı önemli mekanik özelliklerinden oluşan bir veri tabam Selçuk Üniversitesi - Maden Mühendisliği Bölümü'nde hazırlanmıştır. Bu veri tabam; yoğunluk, gözeneklilik, nokta yükleme indeksi, suda dağılma dayanımı, Schmidt sertliği, darbe dayanımı, eğilme dayanımı, çekme dayanımı, tek eksenli basınç dayanımı, tek eksenli deformabilite, üç eksenli basınç dayanımı, direkt makaslama ve tek eksenli yük artırma - boşaltma deneylerini içermektedir. 184 adet numune üzerinde H gerçekleştirilen deneylerden elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir. Zamana ve gerilmeye bağlı istatistiksel analizlerle, kaya tuzuna ait gerilme ve birim deformasyon ölçümleri üzerindeki sünme davranışları değerlendirilmiştir. Ayrıca bu ölçüm sonuçlarını karakterize edecek matematiksel bir eşitlik geliştirilmiştir. Sünmenin birim zamandaki değişimi (sünme hızı) ile yine sünme hızının birim zaman içindeki değişimi (sünme ivmesi) incelenmiştir. Bu analizler ile sünme davranışındaki L, II. ve IH. aşamalar belirlenebilmiştir.Öğe Krom cevherinin kuru ve yaş öğütme kinetiği ve pülp yoğunluğunun etkisi(2006) Özkan, Alper; Düzyol, Selma; Uçbeyiay, Havvanur; Ağaçayak, TevfikBu çalışmada, çeşitli besleme boyutlarındaki krom cevherinin kuru ve yaş öğütme kinetikleri laboratuar ölçekli bir seramik bilyalı değirmen kullanılarak belirlenmiştir. Ayrıca, özgül kırılma hızı (S_i) ve belirli bir boyutun altına net üretim oranı üzerine pülp yoğunluğunun etkisi araştırılmıştır. Krom cevherinin tüm boyut aralıklarının kuru ve yaş öğütülmesi birinci dereceden kırılma yasasını takip etmektedir ve besleme boyutu irileştikçe S_i değerleri artmıştır. Üstelik, bu farklı besleme boyutların yaş öğütülmesi kuru S_i değerleri ile karşılaştırıldığında 2.0-2.6 kat kadar daha yüksek S_i değerleri vermiştir. Pülp yoğunluğunun öğütme işlemine etkisi üzerine yürütülen deneysel çalışmalardan, en yüksek özgül kırılma hızı (S_i) değeri hacimce %45 katı pülp yoğunluğunda elde edilmiştir. Aynı pülp yoğunluğu değerinde, -75 \mu m tane boyutuna net üretim oram da en yüksek değere ulaşmıştır.Öğe Role of Hydrophobicity and Surface Tension on Shear Flocculation and Oil Agglomeration of Magnesite(Elsevier Science Bv, 2010) Düzyol, Selma; Özkan, AlperThis paper describes the role of hydrophobicity and surface tension on the shear flocculation and oil agglomeration of magnesite mineral. The experimental results have demonstrated that these processes were closely correlated with the particle hydrophobicity; however, they were not lowered by increasing the surface charge due to sodium oleate adsorption. Also, higher degrees of hydrophobicity were required to achieve the maximum aggregation in the oil agglomeration of magnesite fines in comparison to its shear flocculation. On the other hand, these aggregation processes decreased depending on the decrease in the contact angle with decreasing surface tension. Eventually the shear flocculation and oil agglomeration of fine particles in the suspension did not take place below a particular value of surface tension, corresponding the critical surface tension of wetting (gamma(c)) and the critical solution surface tension (gamma(c-a)) values, respectively.Öğe Taguchi deneysel tasarım metodu kullanılarak karadon (zonguldak) kömürünün yağ aglomerasyonu davranışının incelenmesi(2016) Düzyol, SelmaÜlkeler, sahip oldukları yerli kaynakları kullanarak hem dışa bağımlılıklarını azaltabilir hem de bu bağımlılığa dayalı ekonomik kayıpların önüne geçebilirler. Bu düşünce ışığı altında, ülkemiz kömürlerinin ve özellikle ince boyutta olanlarının en az kayıpla değerlendirilmesi, yeterli bir planlamayı takiben etkin bir uygulama ile mümkündür. Bu çalışmada ince boyuttaki Karadon (Zonguldak) kömürlerinin yağ aglomerasyonu yöntemi ile zenginleştirilmesi, çeşitli parametreler ışığı altında araştırılmıştır. Deneysel çalışmalar, Taguchi (L16) deneysel tasarım yöntemi kullanılarak planlanmış ve yağ aglomerasyonunun başarısı, elde edilen aglomeratların kül içeriği ve yanabilir kısım verimi (YKV) ile değerlendirilmiştir. Deneysel tasarım ile farklı şartlar altında 16 adet aglomerasyon deneyi gerçekleştirilmiş, anlam analizi ile optimizasyon çalışmaları neticesinde doğrulama deneyi yapılmıştır. Yapılan analizler neticesinde, 39,48 olan en yüksek sinyal/gürültü (S/G) oranına Test 2 ile ulaşılmış ve bu deneyden elde edilen aglomeratların ortalama YKV değerinin %94,2 ile en yüksek olduğu belirlenmiştir. En büyük aglomerat boyutları (ortalama 5-7 mm) Test 16'dan elde edilmiş ancak YKV değerlerinin düşük olduğu görülmüştür.