Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Gündoğdu, Ali" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Gece sistolik kan basıncı yükselmelerinin santral hemodinamikler ve arteriyel sertleşme ile ilişkisi
    (2012) Çelik, Gülperi; Gündoğdu, Ali; Elsürer, Rengin Afşar; Şahin, Fatih
    AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, gece KB yükselen hastaların santral hemodinamik ve arteriyel sertleşme göstergelerini incelemektir. GEREÇ ve YÖNTEMLER: Bu geriye dönük çalışmada, 252 hipertansif hastanın ayaktan kan basıncı (KB) izlemi Mobil-O-Graph Arteriograph cihazı kullanılarak yapıldı. BULGULAR: Toplam 252 hastanın 174'ü (%69,0) kadın, 78'i (%31) erkek ve yaş ortalamaları 54,514,4 idi. Pearson korelasyon testi uyguladığımızda; sistolik kan basıncında gece düşmeleri, yaş (r-0,169, p0,008), 24 saat (24s) sürecinde periferik direnç (r-0,171, p0,007), gündüz nabız dalga hızı (NDH) (r-0,179, p0,005), gece diyastolik kan basıncında (DKB) azalma (r0,790, p0,001), gece santral sistolik kan basıncı (SKB) (r-0,410, p0,001), gece santral DKB (r-0,387, p0,001), gece arttırma indeksi (Aix@75) (r-0,215, p0,001), gece periferal direnç (r-0,321, p0,001) ile ilişkiliydi. Hastaları sistolik kan basıncında gece düşmelerine göre; kan basıncında %10 ve daha fazla düşme olanlar, %10'dan daha az düşme olanlar ve gece kan basıncı artanlar olmak üzere üç gruba ayırdığımızda gruplar arasında hemoglobin düzeyi (p0,033), gece nabız basıncı (p0,001), gece DKB düşmesi (p0,001), gece Aix@75 (p0,001), gece periferal direnç (0,001) göstergeleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardı. SONUÇ: Gece kan basıncı yükselen ve %10'dan az düşen hastaların arteriyel sertleşmeye neden olan geleneksel risk faktörlerinin sıkı izleminin ve hipertansiyon tedavilerinde kronoterapinin kullanılmasının yararlı olabileceğini düşünüyoruz.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Is nocturnal systolic blood pressure rise associated with central hemodynamics and arterial stiffness? [Gece Sistolik Kan Basinci Yükselmelerinin Santral Hemodinamikler ve Arteriyel Sertleşme ile Ilişkisi]
    (2012) Çelik, Gülperi; Gündoğdu, Ali; Afşar, Rengin Elsürer; Şahin, Fatih
    OBJECTIVE: The aim of this study was to assess central hemodynamics and parameters of arterial stiffness of cases with nocturnal blood pressure rise. MATERIAL and METHODS: In this retrospective study, ambulatory blood pressure monitoring of 252 hypertensive patients was performed with the Mobil-O-Graph Arteriograph. RESULTS: 174 (%69.0) out of 252 patients were female and 78 (%31) were male and the mean age was 54.5±14.4. When Pearson's correlation test was performed, the nocturnal systolic blood pressure (SBP) decline was associated with age (r=-0.169, p=0.008), diurnal pulse wave velocity (PWV) (r=-0.179, p=0.005), nocturnal diastolic blood pressure (DBP) decline (r=0.790, p<0.001), nocturnal central SBP (r=-0.410, p<0.001), and nocturnal augmentation index (Aix@75) (r=-0.215, p=0.001). When patients were divided into three groups as 10 % or more nocturnal SBP decline, less than 10 % nocturnal SBP decline and nocturnal SBP increase, there were statistically signifi cant differences regarding nocturnal pulse pressure (p<0.001), nocturnal DBP decline (p<0.001, nocturnal Aix@75 (p<0.001), and nocturnal peripheral resistance (p<0.001). CONCLUSION: We believe that strict follow up of conventional risk factors causing arterial stiffness in patients with less than 10 % nocturnal BP decline or increase and also the use of chronotherapy may be useful.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Kardiyorenal sendrom hastalarında transtorasik ekokardiyografi ve biyoimpedans bulguları ile malondialdehit, total oksidan/antioksidan durum, platelet aktive edici faktör ve paraoksonaz 1 arasındaki ilişkinin araştırılması
    (Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2015) Gündoğdu, Ali; Çelik, Gülperi
    Giriş: KardiyorenalSendrom (KRS) kalp veya böbrekten herhangi birinde akut veya kronik fonksiyon bozukluğu gelişmesi durumunda diğer organda da fonksiyon bozukluğu oluşmasıdır. Amaç: Bu çalışmada hastanın hücre içi sıvı (HİS) ve hücre dışı sıvı (HDS) volumünü ve nutrisyonel durumunu değerlendirmek için Biyoimpedans analizi(BİA) kullandık. Kalp yetmezliği parametreleri ve kalp fonksiyonlarının değerlendirilmesi için Transtorasik Ekokardiyografi yapıldı. Endotel disfonksiyonu artmış oksidan kökenli serbest radikal üretimi ile ilişkilendirildiğinden; KRS hastalarında lipid peroksidasyonunun bir göstergesi olan malondialdehit (MDA) ve oksidatif stresin belirteçleri olan total oksidan durum (TOS), total antioksidan durum (TAS) ve oksidatif stress indeksi (OSI) çalışıldı. Ayrıca koroner hastalıklarda etkisi olan Platelet Aktive Edici Faktör (PAF) ve Paraoksonaz 1 (PON 1) düzeylerini KRS hastalarında araştırıldı. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda 88 hasta ve 91 kontrol grubu olmak üzere 179 kişi alınmıştır.Kreatinin değerleri 1.5 ve üstü olan, EF %50 ve altında olan hastalar KRS olarak alındı. OSI, TOS / TAS bölünmesi ile hesaplandı. İstatistiksel açıdan verilerin değerlendirilmesinde sonuçlar ortalama ± standart sapma olarak verildi. Sonuçlarda p<0.05 anlamlı kabul edildi. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 68.15± 9.05. Kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak yaş bakımından anlamlı bir fark saptanmadı(p> 0.05). Boy bakımından kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı(p> 0.05). Kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak kilo bakımından anlamlı bir fark saptanmadı(p> 0.05). Bel çevresi bakımından kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır(p> 0.05). Kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında kalça çevresi bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur(p> 0.05). Sigara kullanımı bakımından kontrol grubu ile hasta grubu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardır(p< 0.05). Hasta grubu ile kontrol grubu arasında yapılan istatikte ürik asit, kreatinin, üre, glukoz, albumin, ferritin, HbA1C, C-peptid, kan gazında bakılan pH ve bikarbonat değerleri, kolesterol, LDL ve HDL arasında anlamlı bir farklılık bulunmuştır (p<0.05). PAF ve Malondialdehit değerleri karşılaştırıldığında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05). Paraoksonaz 1, TAS, TOS ve OSİ değerleri karşılaştırıldığında anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,05). SVK ve SVKİ açısından karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardır(p< 0.05). Biyoimpedans verileri açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p> 0.05). Sonuç: Serbest radikaller ve antioksidan savunma sistemlerinin KRS etyopatogenezinde araştırılması gereken önemli bir alan olması ve bugüne kadar yeterince çalışma olmaması, serbest radikaller ve antioksidan savunma sistemleri üzerine araştırma yapılması düşüncesini doğurmaktadır.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim