Yazar "Köklü, Niğmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Elektrik konularının öğretiminde pedagojik - analojik modellerin öğrenci başarısına etkisi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009-07-30) Köklü, Niğmet; Sarıkoç, AhmetBu çalışmada elektrik konularının öğretiminde pedagojik-analojik modellerin öğrenci başarısına etkisinin araştırılması hedeflenmiştir. Bu çalışma, öğrencilerin konuyla ilgili kavramlarına etki edebileceği düşünülen önbilgileri mantıksal düşünme yetenekleri ve becerileri göz önüne alınarak yapılmıştır. 2008 - 2009 öğretim yılı güz döneminde 6 hafta süreyle uygulanan çalışma Selçuk Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu'nda 4 farklı 1. sınıf şubesinde toplam 185 öğrenciye uygulanmıştır. Şubelerden ikisi kontrol grubu diğer iki şube ise deney grubu olarak belirlenmiştir. Elektrik konusu kontrol grubuna geleneksel öğretim yaklaşımıyla, deney grubunda ise pedagojik analojik modellerle işlenmiştir. Konunun işlenmesinden önce öğrencilere ön test uygulanmıştır. Öğrencilerin elektrik konusuyla ilgili ön bilgilerinin ne düzeyde olduğunu ölçen başarı testi analiz edilmiştir. Elektrik konusunun işlenmesinden sonra öğrencilere başarı (son test) testi tekrar uygulanmıştır. Öğrencilere uygulanan test sonuçlarının değerlendirilmesinde t-testi ve Anova analizi yapılmıştır. Yapılan veri analizi sonucunda pedagojik-analojik modellerle anlatım yapılan deney grubunun klasik yöntemle antlım yapılan kontrol grubuna göre daha başarılı olduğu ve deney grupları lehine anlamlı farklılıklar olduğu gözlenmiştir.Öğe Elektrostatik deneyi için animasyonların tasarlanması(Selçuk Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, 2017) Köklü, Niğmet; Yener, Dündar; Kılıç, Hamdi ŞükürAnimasyonlar, öğrencilerin derse karşı olumlu görüşler beslemesini sağlar. Öğrenciler animasyon ile üç boyutlu düşünmeyi ve modern eğitim yarışında rekabet etmeyi öğrenmektedirler. Animasyonların aktif şekilde kullanılması, öğrencilerin önemli kavramlara doğrudan ulaşmasını sağlar ve yararsız bilgi birikiminden arındırır. Animasyonların ders anlatımı sırasında kullanılması, öğrencilerin geçmişte edinilen bilgilerle bağlantı kurmasını sağlar. Bu sayede öğretmen öğrencilere dersi daha zevkli ve kalıcı bir şekilde anlatır. Soyut kavramlar somutlaştırılır. Öğrencilerin sorgulama yeteneği artar. Bir çok çalışmada öğrencilerin, okuduklarının %10’unu, duyduklarının %20'sini, gördüklerinin %30’unu ve hem duyup hem gördüklerinin ise %50'sini hatırladıkları belirtilmiştir. Bu çalışmamızda elektrostatiğin tanımı, sürtünen cisimler arasındaki yük alışverişinin nasıl gerçekleştiği (sürtünme ile elektrik) ve etki ile elektriklenmenin nasıl oluştuğu, animasyonlarla görsel olarak anlatılmış ve bunlarla ilgili deneylerin anlatımı animasyonlarla gerçekleştirilmiştir. Deneylerle ilgili hazırlanan animasyonların dikkat çekici olması ve öğrencilerin derse olan ilgilerini canlı tutabilmek için animasyonlar hazırlanırken kullanılan renklerin ilgi çekici olmasına ve göze hitap etmesine önem verilmiştir. Bilgisayar ekranın gözü yormayacak şekilde düzenlenmesine, animasyonda kullanılan yazıların öğrencilerin öğrenme düzeyine uygun olmasına ve yazıların okunabilecek büyüklükte olmasına özen gösterilmiştir.Öğe Elektrostatik deneyi için animasyonların tasarlanması(Selçuk Üniversitesi, 2017) Köklü, Niğmet; Yener, Dündar; Kılıç, Hamdi ŞükürAnimasyonlar, öğrencilerin derse karşı olumlu görüşler beslemesini sağlar. Öğrenciler animasyon ile üç boyutlu düşünmeyi ve modern eğitim yarışında rekabet etmeyi öğrenmektedirler. Animasyonların aktif şekilde kullanılması, öğrencilerin önemli kavramlara doğrudan ulaşmasını sağlar ve yararsız bilgi birikiminden arındırır. Animasyonların ders anlatımı sırasında kullanılması, öğrencilerin geçmişte edinilen bilgilerle bağlantı kurmasını sağlar. Bu sayede öğretmen öğrencilere dersi daha zevkli ve kalıcı bir şekilde anlatır. Soyut kavramlar somutlaştırılır. Öğrencilerin sorgulama yeteneği artar. Bir çok çalışmada öğrencilerin, okuduklarının %10’unu, duyduklarının %20'sini, gördüklerinin %30’unu ve hem duyup hem gördüklerinin ise %50'sini hatırladıkları belirtilmiştir. Bu çalışmamızda elektrostatiğin tanımı, sürtünen cisimler arasındaki yük alışverişinin nasıl gerçekleştiği (sürtünme ile elektrik) ve etki ile elektriklenmenin nasıl oluştuğu, animasyonlarla görsel olarak anlatılmış ve bunlarla ilgili deneylerin anlatımı animasyonlarla gerçekleştirilmiştir. Deneylerle ilgili hazırlanan animasyonların dikkat çekici olması ve öğrencilerin derse olan ilgilerini canlı tutabilmek için animasyonlar hazırlanırken kullanılan renklerin ilgi çekici olmasına ve göze hitap etmesine önem verilmiştir. Bilgisayar ekranın gözü yormayacak şekilde düzenlenmesine, animasyonda kullanılan yazıların öğrencilerin öğrenme düzeyine uygun olmasına ve yazıların okunabilecek büyüklükte olmasına özen gösterilmiştir.Öğe Genel fizik laboratuvarında başarı ve akılda kalıcılık etkilerinin artırılmasına yönelik animasyon, simülasyon ve analojik modellerin geliştirilmesi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-02-05) Köklü, Niğmet; Kılıç, Hamdi ŞükürFizik derslerini teorik olarak görmüş olan öğrencilerin, öğrenmesi gereken bilgileri ve konuları daha iyi anlayabilmesi ve bilgilerin akılda daha kalıcı olabilmesi için laboratuvar uygulamalarına ihtiyaç vardır. Laboratuvar uygulamaları sayesinde öğrenciler daha önceden öğrendikleri bilgilerin doğruluğunu hem görerek hem de pratik yaparak kavramış olacaklardır. Buda tam bir öğrenmenin gerçekleşmesine yardımcı olacaktır. Fizik dersleri teorik ve uygulama halinde iki ayrı dersten oluşmaktadır. Teorik dersler sınıfta, uygulama kısımları ise laboratuvarlarda işlenmektedir. Fizik dersi, üniversitelerde birçok fakültenin sayısal bölümlerinde ortak olarak okutulan bir ders olmasına rağmen maalesef birçok okulda fizik laboratuvarı mevcut değildir. Ayrıca öğrencilerin teorik derslerde, öğreneceği bilgilere ek olarak internetten veya birçok dökümandan konuları takip etme imkânları vardır, ancak uygulama dersleri için bu olanaklar yeterli değildir. Bu amaçla öğrencilerin, fizik dersinin gerçek laboratuvar uygulamalarının yanı sıra onlara destek olabilecek veya tekrar olanağı sağlayabileceği uygulamalara da ihtiyaçları vardır. Öğrencilerin laboratuvar çalışmalarında hata yapmamaları, konularla ilgili kavram yanılgılarından kurtulmaları ve fizik dersini daha iyi öğrenmeleri için eğitim teknolojisinin tüm olanakları kullanılmalıdır. Son yıllarda bir çok araştırmacı animasyon, simülasyon ve analojik modellerle ders anlatımları konusunda çalışma yapmışlardır, fakat genel fizik laboratuvar dersinin tamamını kapsayan bir uygulamaya rastlanamamıştır. Bu nedenle genel fizik laboratuvarı için animasyon, simülasyon ve analojik modellerin geliştirilmesi fikri oluşmuştur. Eğitim Fakültelerinde genel fizik laboratuvarında kullanılan deney föyleri birebir örnek alınarak deneyler animasyon, simülasyon ve analojik modellerle bilgisayar ortamında geliştirilmiştir. Genel fizik laboratuvarı için geliştirilen ve animasyon, simülasyon ve analojik modellerle hazırlanan bu deneylerin öğrenmeye etkisinin ve akılda kalıcık durumunun değerlendirilmesi amacıyla uygulaması yapılmıştır. Araştırmada nicel yöntemler kapsamında, deneysel desen türlerinden "ön-test, son-test ve tekrar testi kontrol gruplu yarı deneysel desen" kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu 2012-2013 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi Öğretmenliği Programı 1. sınıfta öğrenim gören toplam 117 öğrenciyle oluşturulmuştur. Araştırmada öğrencilerin kontrol ve deney gruplarına atanmasında, bölümlerin normal öğretim ve ikinci öğretim sınıflarına bağlı kalınmıştır. Ancak, grupların hangisinin kontrol, hangisinin deney grubu olacağına yansız atama yoluyla karar verilmiştir. Araştırma genel fizik laboratuvar dersinde yürütülmüştür. Araştırma kapsamında bir deney ve bir kontrol grubu oluşturulmuştur. Deney grupları 58 öğrenciden, kontrol grubu 59 öğrenciden oluşmaktadır. Laboratuvar dersi deney grubuna animasyon, simülasyon ve analojik modellerle hazırlanan uygulamalarla işlenmiştir. Kontrol grubunda ise geleneksel laboratuvar ders anlatımı yapılmıştır. Araştırmanın nicel verilerinin analizinde betimsel istatistikler, t testi ve kovaryans analizi ANCOVA kullanılmıştır. Araştırmanın birinci kısmında; animasyon, simülasyon ve analojik modellerle oluşturulan uygulamalar ile dersin işlendiği deney grubu öğrencilerinin akademik başarılarının, geleneksel ders anlatımının uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin akademik başarılarına göre anlamlı olarak eşit (denk) düzeyde olduğu istatistiksel sonuçlarla gözlemlenmiştir. Bu çalışmanın ikinci kısmında ise yaklaşık altı ay sonra aynı gruplara başarı testi tekrar uygulanmış ve akılda kalıcılık etkileri incelenmiştir. Animasyon, simülasyon ve analojik modellerle geliştirilen uygulamalar ile dersin işlendiği deney grubu öğrencilerinin akılda kalıcılık etkileri, geleneksel ders anlatımının uygulandığı kontrol grubu öğrencilerine göre anlamlı olarak daha yüksek düzeyde olduğu gözlemlenmiştir.Öğe Genel fizik laboratuvarındaki öğrencilerin fiziğe karşı öz-yeterliliklerine animasyon ve simulasyonun etkisi(2012) Yener, Dündar; Aydın, Fatih; Köklü, NiğmetBu araştırmanın amacı; Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Eğitiminde öğrenim görmekte olan 1. sınıf öğrencilerine, Genel Fizik II Laboratuvarına ait 4 deney için animasyon, simülasyon kullanımının öğrencilerin fizik dersine karşı öz-yeterliklerine etkisini incelemektir. Çalışmanın araştırma grubunu 2011-2012 akademik yılında Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Eğitimi 1. sınıfında öğrenim gören öğretmen adayları oluşturmakta olup, araştırmada Riggs ve Enochs (1990) tarafından geliştirilen ve Özkan, Tekkaya ve Çakıroğlu (2002) tarafından çevrilen Fen Bilgisi öz-yeterlik inanç ölçeği kullanılmıştır. Ön test ve son test kontrol gruplu yöntem kullanılan çalışmada, kontrol grubu laboratuvar malzemelerini kullanarak uygulamaları yapmıştır. Deney grubu ise; tarafımızdan hazırlanan animasyon ve simülasyonlarla desteklenen deneyleri yapmışlardır. Deneysel sürecin sonunda yarı yapılandırılmış dört açık uçlu sorudan oluşan görüşme soruları uygulanmıştır. Yalnızca animasyon ve simülasyon destekli öğrenme yöntemleri laboratuvar için tek başına kullanıldığında öğrencilerin öz-yeterlik inançlarını anlamlı olarak değiştirmemektedir. Fakat laboratuvar malzemelerini kullanarak deney yapan grubun özyeterlik inançlarının anlamlı olarak arttığı görülmüştür. Ayrıca cinsiyetler arası farka bakıldığında da anlamlı bir fark bulunmamıştır.Öğe Radyasyonun insan sağlığı üzerindeki etkileri ve tıpta uygulama alanları(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2006) Köklü, Niğmet; Eren, NuretdinRadyasyon, dalga, parçacık veya foton olarak adlandırılan enerji paketleri ile yayılan enerjidir. Radyasyon, daima doğada var olan ve birlikte yaşadığımız bir olgudur. Radyo ve televizyon iletişimini olanaklı kılan radyo dalgaları; tıpta, endüstride kullanılan x-ışınları; güneş ışınları; günlük hayatımızda alışkın olduğumuz radyasyon çeşitleridir. İyonlaştırıcı radyasyonun canlı sistemler üzerine olan etkisinin araştırılması için iki sebep vardır Birincisi, fiziksel bir faktör olan radyasyon ile yaşayan hücre arasındaki ilgiyi, yani birbirleri üzerine olan karşılıklı etkilerini öğrenmenin, bize, hücrenin çalışması, strüktürü ve davranışı hakkında bir bilgi vereceğini ümit etmemizdir. İkinci sebep, kanserle ilgilidir. İyonlaştırıcı radyasyon bazen kanser tedavisinde kullanılır. En basit tanımıyla nükleer tıp hastalıkların tanı ve tedavisinde radyoaktif maddelerin kullanımıdır. Tıpta radyasyon, temel olarak teşhis ve tedavi amaçlı olarak kullanılmaktadır. Tedavide amaç hedef tümörün yok edilmesi ki genellikle kanser hücrelerinden bahsedilir. Bu yöntemde belirlenen bir bölgeye yüksek dozda radyoaktivite uygulanarak hücrelerin dejenerasyonu sağlanır. Teşhis yöntemi olarak ise en yaygın radyasyon kullanımı X ışınlarıdır. i Nükleer teknolojinin hızla gelişmesi radyasyonun tıpta kullanılması üzerine yapılan yoğun araştırma ve geliştirilme çalışmaları nükleer tıbbın kurulmasına neden olmuştur. Son yıllarda gerek gelişmiş ülkelerde gerekse Türkiye'de gerçekleştirilen çalışmalar radyasyonun tıp için vazgeçilmez bir unsur olduğunu göstermiştir. Bilim adamları 70 yıldan fazla bir süredir, radyasyonun bu tip etkileri üzerinde çalışmaktadır. Bu tezde öncelikle radyasyonla ilgili temel bilgiler anlatılmış daha sonrada radyasyonun insan sağlığına etkisi üzerinde durulmuştur. Bu bilgiler ışığında radyasyonun tıpta nerelerde kullanıldığından bahsedilmiştir ve bu konuda. bilgi verilmeye çalışılmıştır. Ayrıca Konya S. Ü. Meram Tıp Fakültesi'nden radyasyon kullanılarak yapılan tetkikler hakkında bilgi alınmıştır. Çalışmanın son bölümü olarak bu veriler hakkında gerekli yorumlar yapılmıştır.