Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Metineren, Rukiye" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    İnvazif Mekanik Ventilasyon tedavisi uygulanan KOAH hastalarında Weaning başarısını etkileyen faktörler
    (Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2011) Metineren, Rukiye; Teke, Turgut
    Amaç: KOAH'lı hastalarda weaning başarısızlığı oranı yüksek olup bunu etkileyen bir çok faktör bulunmaktadır. Biz de çalışmamızda İMV uygulanan KOAH hastalarında weaning başarısını etkileyen faktörleri incelemeyi hedefledik. Materyal-Metod: Çalısmaya Mayıs 2009 ile Şubat 2010 tarihleri arasında yoğun bakımımızda invaziv mekanik ventilasyon (İMV) uygulanan 43 KOAH hastası dahil edildi. Bulgular: 43 hastanın 25'inde weaning başarılı olarak gerçekleştirildi (%58.1). Hastaların entübasyon öncesi APACHE II skoru yüksekliği ile weaning başarısızlığı ilişkili bulundu (p=0.032). Entübasyon öncesi ve weaning öncesi GCS'nin yüksek olması weaning başarısı ile ilişkili bulundu (sırasıyla p=0.048, p=0.029). Hastalara uygulanan sedasyon süresi başarısız weaning grubunda başarılı weaning grubuna kıyasla anlamlı derecede daha uzun saptandı (p<0.001). Weaning öncesi anksiyete varlığı ile weaning başarısızlığı ilişkili bulundu (p=0.001). Endotrakeal aspiratta üreme olması ile weaning başarısızlığı ilişkili bulundu (p=0.005). PAB değeri başarısız weaning grubunda başarılı weaning grubuna kıyasla anlamlı derecede yüksek saptandı (p=0.004). Weaning esnasında enteral beslenme uygulanıyor olması ile weaning başarısızlığı ilişkili bulundu (p=0.016). Weaning öncesi taşikardi varlığı ile weaning başarısızlığı ilişkili saptandı (p=0.047). Hastalarda weaning öncesi Kortizol seviyesi ile weaning başarısı ilişkili bulundu (p=0.047). Weaning öncesi FiO2 değeri başarısız weaning hastalarında başarılı weaning hastalarına kıyasla anlamlı derecede daha yüksek saptandı (p=0.007). Spontan modda ölçülen NIF ve VT başarılı weaning grubunda daha yüksek, f/VT oranı ise daha düşük bulundu (sırasıyla p=0.021, p=0.021, p=0.021). Ekstübasyon öncesi ölçülen kaf kaçağı değerinin düşük olması ekstübasyon başarısızlığı ile ilişkili bulundu (p<0.001). Hastaların T-tüpte iken ölçülen MIP ve MEP değerleri başarılı weaning grubunda başarısız weaning grubuna kıyasla anlamlı derecede daha yüksek saptandı (sırasıyla p=0.002, p=0.004). T-tüp sırasında 15. ve 30. dakikalarda yorgunluk belirtilerinin olması (terleme varlığı) ile weaning başarısızlığı ilişkili bulundu (p=0.001 ve p=0.002). Hastalara uygulanan İMV süresi ve ekstübe edilebilen hastalarda weaning süresinin uzun olması ve t-tüp deneme sayısının fazla olması ile weaning başarısızlığı ilişkili saptandı (sırasıyla p=0.018, p=0.034 ve p<0.001). f/VT ? 85 için weaning başarısını ön görmedeki sensitivitesi 0.92, spesifitesi 0.50, pozitif prediktif değeri 0.71, negatif prediktif değeri ise 0.81 olarak belirlendi. Sonuç: Sonuç olarak KOAH hastalarında enfeksiyon, anksiyete varlığı, hemodinamik ve solunumsal instabilite durumu weaning başarısızlığını önemli derecede artırmaktadır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Kronik obstrüktif akciğer hastalığı bulunan hastalarda mekanik ventilatörden ayırma başarısını etkileyen faktörler
    (2011) Teke, Turgut; Metineren, Rukiye; Maden, Emin; Uzun, Kürşat
    Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) bulunan hastalarda ventilatörden ayırma başarısızlığı oranı yüksek olup, bunu etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bu çalışmanın amacı invaziv mekanik ventilasyon (İMV) uygulanan KOAH hastalarında mekanik ventilatörden ayırma başarısını etkileyen faktörleri incelemektir. Gereç ve yöntem: Çalışmaya yoğun bakımımızda İMV uygulanan 43 KOAH hastası dahil edildi. Hastaların klinik ve laboratuar bulguları ve Akut Fizyoloji ve Kronik Sağlık Değerlendirmesi (APACHE II) skorları kaydedildi ve mekanik ventilatörden ayırma başarısını etkileyen faktörler araştırıldı. Bulgular: Toplam 43 hastanın 25’inde mekanik ventilatörden ayırma başarılı olarak gerçekleştirildi (%58.1). Hastaların entübasyon öncesi APACHE II skoru yüksekliği ile mekanik ventilatörden ayırma başarısızlığı arasında anlamlı ilişki bulundu. Entübasyon ve mekanik ventilatörden ayırma öncesi Glasgow koma skalasının yüksek olması ayırma başarısı ile ilişkili bulundu. Mekanik ventilatörden ayırma öncesi anksiyete varlığı, endotrakeal aspiratta üreme, yüksek pulmoner arter basıncı değeri, enteral beslenme, taşikardi varlığı, kaf kaçağı miktarı ve FiO2 değeri ile ayırma başarısızlığı arasında anlamlı ilişki vardı. Hastalarda mekanik ventilatörden ayırma öncesi kortizol seviyesi ile mekanik ventilatörden ayırma başarısı ilişkili bulundu. Spontan modda ölçülen negatif inspiratuar kuvvet (NIF) ve tidal volüm (VT) mekanik ventilatörden ayırmanın başarılı olduğu grupta daha yüksek, f/VT oranı ise daha düşük bulundu. T-tüp sırasında 15. ve 30. dakikalarda yorgunluk belirtilerinin olması ile mekanik ventilatörden ayırma başarısızlığı ilişkili bulundu. Hastalara uygulanan İMV süresi ve ekstübe edilebilen hastalarda mekanik ventilatörden ayırma süresinin uzun olması ve t-tüp deneme sayısının fazla olması ile mekanik ventilatörden ayırma başarısızlığı ilişkili saptandı. Sonuç: Sonuç olarak KOAH hastalarında enfeksiyon, anksiyete varlığı, hemodinamik ve solunumsal instabilite durumu mekanik ventilatörden ayırma başarısızlığını anlamlı olarak artırmaktadır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Unexplained acute respiratory distress syndrome after varicocele surgery; report of a case
    (2011) Teke, Turgut; Maden, Emin; Korkmaz, Celalettin; Metineren, Rukiye; Uzun, Kürşat
    Akut solunum sıkıntısı sendromu (ARDS) doğrudan ve dolaylı akciğer hasarını içeren birçok klinik bozuklukla ilişkili ani bir solunum yetmezliği sendromudur. Vasküler cerrahi geçiren hastalar ARDS açısından risk altındadır. Yirmi üç yaşındaki erkek hasta epidural anestezi altında bir saat süren varikosel operasyonundan hemen sonra ani olarak gelişen nefes darlığı, siyanoz ve ajitasyon şikayetleriyle yoğun bakım ünitesine yatırıldı. Epidural anestezi için bupivakain, fentanil, remifentanil ve midazolam kullanılmıştı. Hastanın oksijen satürasyonu FiO2 0.5 iken %81 idi. Arteryel kan gazlarında hipoksemi ile birlikte respiratuar alkalozu vardı ve PaO2/FiO2 oranı 100 idi. Akciğer grafisinde bilateral alveoler opasiteler izlendi. Yatak başı yapılan ekokardiyografisinde sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu %65 ölçüldü. ARDS tanısı konularak hastaya noninvaziv mekanik ventilasyon (NIMV) tedavisi başlandı. Dördüncü günde NIMV tedavisi başarılı bir şekilde sonlandırılarak hasta taburcu edildi. Bu olgu sunumunda epidural anestezi altında varikosel operasyonundan hemen sonra gelişen, etyolojisi tam olarak izah edilemeyen ve NIMV ile başarılı bir şekilde tedavi edilen bir ARDS olgusu sunulmuştur.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim