Sığır eti arzının sıcak karkas verileri üzerinden değerlendirilmesi: Burdur ili örneği
Dosyalar
Tarih
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Amaç: Bu çalışma ile Burdur ilinde kesilen sığırların karkas ağırlıkları, sığır yaşı, sığır ırkı, cinsiyet, vb. veriler incelenerek il genelinde sığır eti arzı yapısının ortaya konulması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmanın materyalini, Burdur ili genelinde gerçekleştirilen büyükbaş hayvan kesiminin yıllara göre ortalama %50’sine sahip olan Burdur Güçbirliği A.Ş. kombinasına ait veriler oluşturmaktadır. Bu kapsamda 2014/1 - 2018/9 ayları arasında kesimi yapılan ve bilgileri eksik olmayan toplam 52.677 adet sığıra ait veriler çalışmaya dâhil edilmiştir. Veriler grup sayısı itibariyle Bağımsız Örneklem t Testi ya da Tek Yönlü Varyans Analizi ile değerlendirilmiş, alt gruplar arasındaki ilişkinin önemlilik kontrolünde Tukey Çoklu Karşılaştırma Testi kullanılmıştır. Bulgular: Analiz sonuçlarına göre; Burdur ilinde farklı ırklara sahip sığırlar kesilmekle birlikte Holştayn ve Simental ırkı sığırlar sırasıyla kesimin %88,61 ve %8,31’ini oluşturmaktadır. Kesilen hayvanlar cinsiyete göre incelendiğinde dişi hayvanların %32,23; erkek hayvanların %67,77 oranında dağılım gösterdiği tespit edilmiştir. 2014 ve 2015 yıllarında dişi sığır kesiminin yüksek olduğu Erkek/Dişi kesim oranının sırasıyla 1,81 ve 1,56’ya düştüğü saptanmıştır. Kesimhaneye sevk edilen sığırların; sayı ve yıl sonu toplam karkas ağırlıklarının (sıcak karkas) 2014 - 2017 yılları arasında sırasıyla %60,32; %67,08 oranında sürekli azaldığı saptanmıştır. Öneri: Burdur ilinin genel üretim yapısı içerisinde süt sığırcılığı ana faaliyet dalı iken besi sığırcılığı süt sığırcılığını destekleme amaçlı yapılan tamamlayıcı bir üretim dalı şeklinde yürütülmektedir. Bu bağlamda Burdur ilinde besi sığırcılığı faaliyetinde ihtisaslaşmış işletme sayılarının artırılması üreticilerin üretim çeşitliliğini artırarak risklerini minimize etmelerine ve ilin hayvansal üretim miktarlarında önemli düzeyde artışa katkı sağlayacağı öngörülmektedir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar, yörede üretilen et ve süt miktarında sürdürülebilirliğin ve istikrarın korunmasının, özellikle süt sığırcılığının devamlılığını sağlayıcı fiyat, maliyet ve destekleme politikalarına bağlı olduğu göstermektedir
Aim: In this study, it was aimed to reveal the beef supply structure throughout the province by examining; the hot carcass weights, cattle age, cattle breed, sex, etc. data of the cattle slaughtered in Burdur province. Materials and Methods: The material of the study consists of the data of the Gucbirligi Inc. slaughterhouse, which has an average of 50% of the cattle slaughter carried out throughout the province of Burdur over the years. In this context, the data of 52,677 cattle slaughtered between the months of 2014/1 - 2018/9 and whose information is not missing were included in the study. Data were evaluated with the Independent Sample t-Test or ANOVA in terms of the number of groups, and the Tukey Multiple Comparison Test was used to control the significance of the relationship between the subgroups. Results: According to the analysis results, although different cattle breeds are slaughtered in Burdur province, Holstein and Simmental breeds constitute 88.61% and 8.31% of the slaughter, respectively. As the slaughtered animals were examined according to gender, it was determined that the female animals were 32.23% and the male animals were 67.77%. It was determined that the number and year-end total carcass weights (hot carcass) of the cattle sent to the slaughterhouse decreased continuously by 60.32% and 67.08%, respectively, between 2014 and 2017. Conclusion: In the general production structure of Burdur province, dairy cattle breeding is the main branch of activity, while fattening beef cattle breeding is carried out as a complementary production branch to support dairy cattle breeding. In this context, it is predicted that increasing the number of enterprises specialized in cattle breeding in Burdur will contribute to the producers' minimization of risks by increasing production diversity and to a significant increase for production in the province. The results obtained from this study show that maintaining the sustainability and stability in the amount of meat and milk produced in the region depends on the price, cost and support policies that ensure the continuity of dairy cattle.